6 Haziran 2010 Pazar

Dert Bende Derman Kimde?


Dert bende derman sende
Aşk bende ferman sende
Öldüren güldüren
Hergün ağlatan kalp sende

Sanırım bu şarkıyı herkes hatırlamıştır. Ajda Pekkan,Emel Sayın gibi isimlerden sonra,yeni albümümde Işın Karaca’da okudu bu şarkıyı. Gayette severek dinledim. Sonra dedim ki,dertler derya olmuşta dermanlar nerede kalmış…


Dert vatandaşta derman hükümette,şikayet vatandaşta ferman gene hükümette,öldüren güldüren hergün ağlatan kriz ülkeden maşallah hiç eksik olmuyor. Gerçi herkes 3 tane sakız alsa kriz diye bişey kalmayacak ama vatandaş mı sakızı alamıyor sakız mı vatandaşa verilmiyor bilemiyorum. Yani devletimiz dermanı söylüyor aslında. Hatta alternativlerde sunuyor. 3 tane çocuk diyor mesela. Ne de olsa çocuk bereketiyle gelir,Allah’ın da hakkı 3tür. Bunu duyan halktan bazıları 3 ve 3ün katı yapıyorlar çocukları,mevsimler gelip geçiyor,dünya da hayat bitiyor  çocuklar büyüyor yeni bebekler geliyor ama şartlar hep aynı. 

Tabi  bir de önemli bir eksiğimiz var. Gündemi yeteri kadar takip edememek. En son önerilen dermanları yakalayıp güne ayak uyduramıyoruz. Örneğin,özgürlüğü elinden alınmış bir önder var ülkemizde. Gayet güzel çözümler sunuyor. 17 yıldır onu anlayamadık,oysa ki ülke kalkınmamıza da oldukça katkıda bulunmuştu,nüfusu düşürerek. Siyasi görüşmelere gidebilse o da derdimize derman olacak aslında. Gerçi avukatları aracılığıyla yapıyor ama anladığım kadarıyla içine sinmiyor.

Dert memurda derman nerde devlette. Ev geçimi, kirası, çocuk masrafı,yemeği derken dert listesi kabarık. Ama,sorumlu kişiler koltuklarını her an sıcak tutabilldikleri için,kaybetme korkusundan yerlerinden kalkamıyorlar çünkü,memurun derdini anlamıyorlar. E haliyle derman da olunamıyor. Paranın yokluğunu ceplere sormak lazım geliyor,sormadan anlattığınızda ise, rüyalarınızda görebileceğiniz vaadler dinliyor yada doyumsuz oluyorsunuz. Cepler de boş olunca doymakta pek mümkün olmuyor ama tok açın açın halinden ne anlar demiş atalarımız.

Bu hayat gerçekten hem öldürüyor hem güldürüyorda ama nedense ağlayanda gülende hep aynı dertli oluyor. Söz uçar yazı kalır misali konuşulanlar unutulup gidiyor. Konuşanlar unutuyorda yaşayanların unutması pek mümkün olamıyor. Dertli gene ağlıyor. E ne demişler ağlarsa anam ağlar gerisi yalan ağlar.

Ana demişken,mayıs ayının geldiğini unutmuyorum ve annelerimizin anneler gününü kutluyorum. En büyük derdinde sizlerde olduğunu biliyorum. Ama unutmayın analar evlatların tahtını yaparmışta bahtını yapamazmış. Bu yüzden, siz çocuklarınızın derdine dermandan çok yoldaş olmaya çalışın.

Gördüğünüz gibi ne dert bitiyor ne derman ama gün geliyor hayat bitiyor. Siz kaybedilmemesi gerekenleri koruyun yeter. Saygınız,vefanız,umutlarınız,hayalleriniz sizi siz yapan herşey yerinde kalsın ama güzellikleriyle.

Aşkın alevse hasretin bir kor
Senin yokluğunu kalbime sor
Dünyaya seninle gelmiş gibiyim
Sensiz yaşamayı düşünmek çok zor

Bu şarkıdaki temayı ise hiç unutmayın. En güzel derdiniz aşk olsun. Çocuklarınıza,kocanıza,annenize,babanıza,doğaya,hayvanlara ve çevrenizde sizi mutlu eden herşeye aşkla bakın. Sevmek ve sevilmek,kıymet bilmek ve kıymet görmek bütün dertlerin dermanı oluyor  aslında. Çevrenizde,iyiyi ve kötüyü paylaşabildiğiniz sevdikleriniz varsa o zaman her an şükretmeyi unutmayın.

Allah hiç kimseye dermansız dert vermesin,mevsimleriniz ise hep bahar tadında geçsin…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder